'Balık' İnsanoğlunun doğaya karşı işlediği kabahati anlatıyor!

OLCAY ÜNAL SERT / AKŞAM

“Balık”, insan doğa ilişkisi üzerine odaklanıyor. Filmde, bir gölün kıyısındaki küçük ve güzel bir balıkçı köyünde yaşayan balıkçı ailesinin hayatı doğa ile savaşa girişince yön değiştiriyor.

Sanem Çelik, Derviş Zaim'in bir telefonu üzerine Amerika'nın Los Angeles şehrinden döndüğünü belirtirken, 13 yıl aradan sonra yeniden Derviş Zaim ile çalışmanın mutluluğunu yaşadığını söyledi. Sanem Çelik 2000 yılında Derviş Zaim'in yönettiği 'Filler ve Çimen' ile çok sayıda 'En İyi Kadın Oyuncu Ödülü'nü kazanmıştı. 'Balık' Bülent İnal'ın sinemada ilk başrolü olma özelliğini de taşıyor.

'Balık’ta Bülent İnal ve Sanem Çelik’in yanısıra, Gizem Akman, Myroslava Kostyeva, Melih Sezgin, Coşkun Tamer, Nadi Güler, Zafer Altun, Rıza Sönmez, Nihal Türkdönmez, İpek Zeylan, Adnan Tunalı, Ömer Naci Topcu, Levent Uzunbilek, Selin İşcan, Ekrem Yücelten oyunculuklarıyla göz dolduruyor.
Gelecek yıl vizyona girecek filmin çekimleri Bursa'nın Uluabat gölü kıyısındaki Gölyazı köyünde ve İstanbul'da gerçekleştirildi. Derviş Zaim, Eylül ayında çekimlerine başladıkları filmin yeterli kar yağmadığı için 4 ay mevsim beklediklerini yine yeterli düzeyde yağmayınca Uludağ'da çekimlere devam ettiklerini, göl kenarına ise tuz dökerek kar görüntüsü vermek zorunda kaldıklarını ifade etti. Film küresel ısınma ve doğa tahribatı gibi konulara değiniyor.
8. sinema filmini çektiğini söyleyen Derviş Zaim, "Balık, doğa ve insan ilişkisi üzerine kurulu bir film. Daha önce çektiğim 'Devir' filmi ile bu konuda bir paralellik arz ediyor. 'Balık' İnsanoğlunun doğaya karşı işlediği kabahati, mütevazi bir anımsatma girişimi olarak nitelenebilir. Balık projesi, doğanın hor kullanılmasını ve insanın bundan zarar görmesi meselesini konu ediniyor. Çünkü şu an itibarı ile insanoğlunun karşı karşıya kaldığı en önemli sorunlardan birisi." dedi. Derviş Zaim, daha önce her iki oyuncuyla da çalışma şansına sahip olduğum Sanem Çelik (Filler ve Çimen) ve Bülent İnal (Cenneti Beklerken) ile bu projede yeniden beraber olmaktan çok mutluyum" dedi. Sanem Çelik'in kaprisli olduğu eleştirilerine katılmadığını söyleyen Derviş Zaim, "Allah bütün yönetmenlere böyle oyuncular versin!" dedi... Basın mensuplarının soruların yanıtlayan Sanem Çelik; "Uzun bir aradan sonra Beyazperde de olmak dünyanın en keyifli şeyi. Umarım sizde izlerken keyif alırsınız. Bu filmde ben doğayı felaketlerden korumaya çalışan bir vatandaşı canlandırıyorum. Aynı zamanda bir anneyim, kızımı var olan bir hastalığından kurtarmaya çalışıyorum, bunun için doğayı kullanıyorum. Oynamayı çok özlemişim, Derviş Bey aradığında çok heyecanlandım, ikinci kez bana görev verdiği için çok sevindim." dedi.

'Oktay Kaynarca ile oynadığınız 'İnadına Yaşamak' dizisinde sürekli kapris yaptığınız yazılıp konuşuldu' diye sorulması üzerine Sanem Çelik; "Yok öyle birşey, çok teşekkür ederim bu soruyu sorduğunuz için. İnsanın böyle bir durumda kendini savunuyor olması çok saçma, böyle bir pozisyona düşüyor olmasıda üzücü ama bunun neden yapıldığını, bu dedikoduların neden çıktığını gerçekten bilmiyorum. Ben çok sevdiğim bir işi yapıyorum. Sevdiğim işi yaparken orada bir tatsızlık çıkmasını isteyecek belkide en son insanım bana göre. Dolayısıyla bir olumsuzluk olduğunda bunu olumluya çevirmeye çalışan bir yapımda var benim her zaman. Ama eğer bu böyle görünmek isteniyorsa, bu birşeye engel olacak diye düşünülüyorsa buna engel olmam çok zor oluyor. Bu dedikodu, durdurabileceğim birşey değil. Ben setlerimde her zaman keyif aldım, her zaman mutlu ve huzurlu oldum, her zaman gülüp eğlendim. Çok tatlı anılarım vardır, kimseyle de bir arıza yaşamadım şimdiye kadar, ama bu eğer öyle algılanılması da isteniyorsa, böyle ifade edilmek isteniyorsa birileri tarafından yolları açık olsun, diyebileceğim birşey yok. Ben her zaman yaptığım işi aşkla, sevgiyle yapıyorum ve hepimizin gülmesini istiyorum ve bu hem seyircim adına olsun ve hem işin içindeki dostlarım adına olsun, o perdeye yansıyacak şey eğer biz mutsuzsak, mutsuz birşey oluyor zaten. Ben kendi mesleğim adına hiçbir zaman mutsuz olmayı tercih etmedim oraya daha güzel yansıyabilmek adına. Yaptığım şeyleri size daha güzel yansıtabilmek adına. Ama bu kaprisliysemde kaprisliyim ne yapayım?" dedi. Bu dedikodular nereden çıkıyor sorusu üzerine Sanem Çelik, "Hiçbir fikrim yok. Beni tanımayan insanlar tarafından çıktığını ben biliyorum. Çünkü bahsedilen insanlarla hiç tanışmadım." diye yanıt verdi. Filmde bir balıkçıyı canlandıran Bülent İnal, "Sinemada olmak çok keyifli birşey. Dizilerin içinde bulunuyoruz, diizlerde keyifli ama sinema bizi biraz daha dinlendiren, mesleğimizle ilgili bizi biraz daha zorlayan, önemli bir alan. O yüzden sinemada olmak her zaman keyifli. Rolün küçüğü, büyüğü farketmez. Umarım bundan sonrada devam eder. Sevdiğiniz işi yaptıktan sonra sinemada yorulmak diye birşey yok. O yüzden gölde kürek çekmektende yorulmadım. O sahne öyle olması gerekiyorsa, gerektiğinde 10 tekrar 20 tekrarda yapıyorum. Tabi gece acısı çıkıyor ama farketmiyorsunuz, çok yorulduğunuzuda anlamıyorsunuz. Çok keyif alarak oynadım. Çok balık tutmadım. Gerçek hayatımda da zaten hiç balık tutmadım. Çokta sevdiğim birşey değil. Balık tutmayı ve avlanmayı sevmiyorum ama film için bol bol balık tuttuk. Balık tutmayı sevmiyorum ama yemeyi seviyorum." dedi.