Kadın-erkek eşitliğinin, kadının bir birey olarak varlığını ve haklarının olduğunu öncelikle zihinlerde yaratılması gerektiğini savunan tasarımcı Nihan Buruk, “Adaleti beklerken saat kaçtı…?” adlı defilesini önceki akşam Santral İstanbul’da gerçekleştirdi.

Dünyanın ve toplumumuzun kanayan yaralarından birine parmak basan Nihan Buruk, kadına yönelik şiddeti eleştirerek, adaletin yerine gelmesi için; moda dünyasının bir temsilcisi olarak tepkisini podyumda verdi. Buruk, defile için özel olarak hazırladığı koleksiyonunu;  moda, sanat ve sosyete camiası ile paylaştı.


Nihan Buruk, eski milli futbolcu eşi Okan Buruk ile.

Yoğun ilgi ve beğeni gören defile öncesinde Nihan Buruk’un “Kadına Şiddet” ile ilgili konuşmasını ve izleyenleri etkisi altına alan görselleri içeren video konuklara gösterildi. Nihan Buruk konuşmasında; 'Binbir Gece Masalları’ndan ve ünlü şairimiz Nazım Hikmet’ten “kadın” ile ilgili alıntılar yaptı ve “Kadına şiddetin görünen görünmeyen her türlüsüne karşı çıkmak zorundayız. Eğer kadın erkek eşitliğini öncelikle zihinlerde yaratamazsak yasalar işe yaramaz” dedi. Nihan Buruk konuklarına şiddetin temeline inilmesi için tüm alanlarda herkesin kendi tarzında birbirine seslenmeleri ve tüm seslerin birleşmesi çağrısında bulundu.

Ünlü mankenler podyuma çıktı.

Kareografisini Uğurkan Erez’in hazırladığı bu özel defilede Özge Ulusoy, Didem Soydan, Merve Büyüksaraç, Bilge Kara, Merve Özkaran, Neslihan Önder, Yelda Kara, Sevinç Meşe, Sinem Sülün, Ecehan Epcim, Ezgi Bozkurt, Beril Kayar gibi birçok ünlü manken podyumda boy gösterdiği defileyi izlemeye gelenler arasında Elif Kramer, Emre Belözoğlu, Hıncal Uluç, Burcu Esmersoy ve Nihan Buruk'un eşi Okan Buruk da vardı.

Kadına Şiddet Podyuma Taşındı

Nihan Buruk "Adaleti beklerken saat kaçtı...?" koleksiyonunda, kadına karşı şiddet teması fiziksel, ekonomik, psikolojik ve cinsel şiddete maruz kalmış kadınların yaşadıkları şiddet sonrasındaki duygusal travmaları ağır çekim bomba etkisi ile özdeşleştirildi. Deri ile kapitone dikiş tekniği kullanılarak el bombası formları yaratıldı. Bazı parçalarda ise elektrik kabloları kullanıldı. Kesik izleri ve darbeler tüllerde kullanılan farklı dikiş teknikleri fiziksel şiddeti yansıtırken, vücuda yayılan bomba formları ile psikolojik şiddet ifade edildi. Koleksiyonda karanlığı temsilen siyah, mücadeleyi temsilen haki, yarayı temsilen ise kırmızı ve turuncu kullanıldı.

Kreatif direktörlüğünü Hakan Öztürk’ün yaptığı defilede saç tasarım Yıldırım Özdemir, makyaj tasarım ve uygulamaları ise Nars sponsorluğunda gerçekleştirildi. Lookbook çekimleri ise Mehmet Turgut imzasını taşıyor.
Editör: TE Bilisim