Müjde olmasaydı, dilenci pozisyonunda kalabilirdik

 Türk popunun güçlü sesi Nükhet Duru, 6 yıl aradan sonra 'Tam Zamanında' adlı albümüyle hayranlarının karşısına çıktı. Kariyerinde 40 yılı geride bırakan Duru'nun, kendisini ekonomik açıdan yönlendiren Müjde Ar'a şükran borcu var

Olcay Ünal SERT

- 'Tam Zamanında' nasıl bir albüm oldu?

Eskİ Nükhet Duru albümleri gibi dört başı mamur bir albüm oldu! 15 şarkıdan oluşuyor. 8-9 şarkıyla da çıkılabiliyor ama burada her biri zincirleme duygulara hitap eden bir repertuar oluştu. Müziğin genel gidişatının içinde tam zamanıydı! Ayrıca öyle bir şarkı da var. Hayatta her şeyi zamanında yapmalısın diye öğüt veriyor! Can Yücel şiirlerinden esinlenildi. 

rop1.jpg- Öncelik kimdeydi bu albümde?
Bu albümde öncelik 8 şarkı birden veren Sezen'deydi (Aksu), sonra Nazan Öncel, Şehrazat, Sıla, Mustafa Ceceli, Fatih Kısaparmak, Sunay Özgür bütün bu arkadaşlarım vardı ve bütün bir yıl stüdyoda kaynaşmış bir vaziyette çalıştık. Sıyırmadan 5 dakika önce bitti albüm.

- Bir yıl mı sürdü?
Sürdü. Çünkü çok şarkı yaptık, şarkı seçerken zorlandığımız anlar oldu. Ben 5 yıldır dinleyip, demosunu yapıp, 'Hayır yapamam' diyordum. Repertuar oluşturma dönemleri sancılı dönemlerdir.

- Albüm çıktığında neler hissediyorsunuz?
İlk defa sınava girmiş bir çocuk gibi heyecanlı oldum. Bu değişen bir şey değil, ellerim buz gibi oluyor, bütün bildiklerimi unutmuş gibi oluyorum.

- Albümü ilk kim dinledi?
Albümü hep birlikte bütün bir grup olarak yaptık. O yüzden tek dinleyen yoktu ama ilk isteyen kişi Polat Yağcı'ydı. 'Ben dinleyeceğim, almak istiyorum, duyduklarım yeter, talibim' dedi.

- Sezen Aksu, Ajda Pekkan'a 'Uçurum Leyla' lakabını takmış. Sizin lakabınız var mı?
Şuursuz Leyla... 'Şuursuz ve sakar' diyor bana, herkese de anlatıyor. 'Evdeki heykellerin yerini değiştirdim, sakar, her şeyi kırıyor' diyor. Ne yapayım!

- Bu dostluklar zor kuruluyordur...
Evet. Dostluklar dikkat ister, emek ister. Egoların törpülenmesini ister. Haset kaldırmaz. Koşulsuz sevgi ister. Dostluk böyle bir şeydir. Ne mutlu ki Emoş'umun (Emel Sayın) söylediği gibi biz kendi aramızda, iki elin parmakları kadar tutkun arkadaşlar yaratabildik. Bir gün bile sesimizin rengi değişmedi birbirimize. O da bana çok düşkündür, ben de ona çok düşkünümdür, birbirimizin çocuklarına da çok düşkünüzdür. Çocuklar da birbirini ve bizleri arar.

- Yıllardır konuşulur, sizi ekonomik anlamda Müjde Ar yönlendirmiş...
Evet, o olmasaydı dilenci pozisyonunda kalabilirdik. Bana çok yardımları oldu. Ne aldıysam onun sayesinde aldım. Yoksa alamazdım yani. Bizim ailenin beyin insanı da oydu!

- Sık sık görüşüyor musunuz?
Daha geçenlerde yılsonu yemeğimizdeydik. Bizim kimsenin bilmediği aile yemeklerimiz vardır. Kendimize sonradan seçtiğimiz kardeşlerimizle birlikte sık sık bir araya geliriz.
Durup dururken değişmemek lazım
- Albümünüze ilgi nasıl peki?
Çok güzel, hatta epey bir yıldır almadığım geri dönüşleri alıyorum. Bunun için de çok mutluyum, demek ki doğru oluşturmuşuz repertuarı. Zor bir albüm, dinlemek, sindirmek ve alışmak lazım. Dinleyip tadına vardıktan sonra da vazgeçilmeyeceklerden biri olacak.

- Sezen Aksu, bayağı bir şarkı verdi bu albümünüze...
Tabii, iki taneyle giriyordum, dayanamadı. Her sabah uyandığında 'Yeni bir şey daha çıktı, ne yapacağız? Okuruz!' diyordu... Çünkü satışlardan ve telif haklarından zaten kazanacak. Ben onun yol arkadaşıyım, yeni biri değilim tabii ki. Zaten o almaz ki, görmez, parayla işi yoktur onun. O işlere edisyon şirketi bakar. Çantasını aç 1 lira bulamazsın!

Nükhet Duru, Olcay Ünal Sert'in sorularını samimiyetle yanıtladı.
- Sizin klasik bir tarzınız var, şarkılarınız eskimiyor ve kalıcı oluyor. Ses renginiz de çok farklı. Başarınızı neye borçlusunuz, yıllarca ayakta kalmak zor olsa gerek?
Seçİm yapma meselesi. Pazara yönelik şarkılar da yapmak ve onları, mevsim ve dillere dolamak projesi belli bir iş. O da bir seçim meselesi ama ben niyeyse, kalıcı ve uzun soluklu şarkıları seviyorum. Öyle başladım, öyle de devam ettim. Durup dururken değişmemek lazım, çünkü alışılmışım. Aslında bazı değişiklikler de yaşadım geçtiğimiz yıllarda, onun kabul görmediğini, beni olduğum gibi istediklerini anlayınca niye direneyim? Benden bekleneni yaptım!

- Pop müzik, son dönemde tekrarın içinde diyorlar. Katılıyor musunuz?
Evet. Her geçiş döneminin bir süresi vardır, doğru yol buluncaya kadar. Bilinir ya eski sözlerin isabeti çoktur. Su akar yolunu bulur. Çünkü her şeyin bir doygunluk süresi vardır. Sanal doygunlukla yürümez! Gerçek kalıcı eserler daima yerini bulur!
'Pardon' çıkalı eşekler çoğaldı
- Sezen Aksu arkadaşınız diye sormak istiyorum; en son Levent Kırca eleştirilerde bulundu.'Döneklik dönemi Sezen Aksu'yla başladı, Halil Ergün ve Ali Poyrazoğlu'yla devam ediyor' şeklinde...
Bu hiç önemli değil, Levent Kırca'nın Kemal Kılıçdaroğlu'na da tuhaf yaklaşımı oldu. Bunalımda olduğunu düşünüyorum, bir yardım alabilir. Kötü söz daima sahibinde kalır.

- Yaptığı espriden dolayı kadınlardan özür diledi...
Çok ayıp! Özür dileyince, iş bitiyor mu? 'Pardon' çıkalı eşekler çoğaldı.
Mithatcan sahnedeyken salya sümük ağladık
- Sezen Aksu'nun oğlu Mithatcan'ın lansman konserine gitmişsiniz. Nasıl, başarılı buldunuz mu?
Albüm yapım aşamasında sürekli birlikteydik zaten. Şarkıları çok seviyorum, hatta aynı bestecilerin bende de şarkıları var; soft rock. Ben Mithatcan'ın albümünün de çok sevileceğine inanıyorum. Çünkü hem sesi çok dünyalı, hem çok anlamlı sözler yazıyor. Hem de yormayan bir rock soundu var. Bazı rock soundları yorabiliyor. Bu yormayan melodisi çok belirgin şarkılardan oluşan güzel bir repertuarı var. Zaten yakışıklılığını ve sahne ışığını söylememe gerek yok. Yıllardır görülüyor, dünya yakışıklısı bir adam. 

- Annesiyle düet yaptı... 
Çok ağladık o an salya sümük, bütün kirpikler yanaklarımızda...

- Siz de oğlunuz Cem'le düet yapmak ister miydiniz?
İstemez miyim, ama onun karakteri öyle bir şeye müsait değil. Benimki iyi dinleyici, ama sanattan uzak, matematik adamı! Mithatcan kalp insanı, annesi gibi. Benim oğlum, babası gibi matematik adamı.

Röportaj: Olcay Ünal SERT Kaynak: Akşam internet sitesi
http://www.aksam.com.tr/mujde-olmasaydi,-dilenci-pozisyonunda-kalabilirdik--157656h.html
Editör: TE Bilisim