21 Eylül'de BKM organizasyonuyla Harbiye Açıkhava Tiyatrosu'nda konser vermeye hazırlanan İlhan İrem en romantik şarkılarını seslendirecek. 



 40. Sanat yılınızda Harbiye Açıkhava Tiyatrosu’nda vereceğiniz konsere nasıl hazırlanıyor sunuz?

Aşk için, aşk ile, bütün benliğimiz ve ruhumuzla hazırlanıyoruz.

Her konserinize bir isim veriyorsunuz, bu konserinize ‘Aşk Daima’ adını vermenizin özel bir nedeni var mı?

Şartlar ne olursa olsun, aşk sonsuzluktur… Her zaman var olacaktır. Aşkın olduğu her boyutta İlhan İrem vardır.

Kırk yıl boyunca her nesilce dinlenip, ayakta alkışlanmak çok önemli. Bunu neye bağlıyorsunuz, başarının sırrı nedir ?

İnanmadığım hiçbir şeyi yapmadım, yaşamadım ve yazmadım.

Canımdan can vererek üretiyorum.

Başarının sırrı inanmaktır.

Kuruçeşme Arena’da ki bir konserinizde sahnede ‘Dilek Ağacı’ vardı. Bu konserinizde ne gibi sürprizler olacak ?

Güzel bir soru. Aşık Ruhlarla birlikteliğimizde öyle duygular çiçeklendi ki… Bu konserde o çiçekleri derinliklerinizde hissedeceksiniz.

HER SON BİR BAŞLANGIÇ, HER BAŞLANGIÇ DA BİR SON'DUR

Konserlerinizde finali Semazenler eşleğinde İlahiler söyleyerek yapıyorsunuz. Bu konserinizde de tasavvuf müziğine yer verecek misiniz?

Her son bir başlangıç, her başlangıç da bir son’dur. Her dönüşte aynı yere geldiğinizi sansanız da aslında her şey o kadar değişmiştir ki.

İlâhi söylediğiniz için ön yargıyla bakanlar oldu mu?

İlahi Olcay Ünal !

Son olarak Orhan Gencebay, Alevi, Bektaşi, Semah tarzında ‘Bedensiz Aşk’ adlı tasavvuf’i eserine mistik ve rock tarzda bir çalışma yaptı. Sanatçıların tasavvufi eserlere yönelmesi günümüzde maneviyata olan açlıktan mı kaynaklanıyor?

Bunu onlara sormak gerek. Ne düşünceyle yaptıklarını bilemem.

Sizin eserlerinizde de mistik ve rock öğeler var. Ayrıca çoğu şarkılarınızda oldukça duygusal. Eserlerinizi yorumlarken nasıl bir moda geçiyorsunuz ?

Eserlerimi hiçbir zaman belli kalıplar içinde üretmem. Her biri canlıdır. Her birinin kendi içnde bir dinamiği vardır. Senfoni gibi gelirler. Ürettiğim anda tamamen trans halinde oluyorum.

"EĞER YALNIZ OLURSAN HERŞEY SENİN OLUR."

Herkesten uzak izole bir hayat yaşıyorsunuz. Bunun özel bir sebebi var mı?

Zaman içinde oluştu. Leonardo’nun bir sözündeki gibi; “Eğer yalnız olursan her şey senin olur.” Tabii ki söz edilen, içinde bencillik barındıran bir yalnızlık duygusu değil, rafine bir hayat özlemi.


Ekranlardan uzak kaldığınız için hayranlarınız sizi çok özlüyor. Neden sizi ekranlarda göremiyoruz?

Sevenlerimle albümlerimde ve konserlerde buluşuyoruz.

Eurovision Şarkı Yarışması’na bir çok kez katılmış bir sanatçı olarak sormak istiyorum. Bu yıl Türkiye Eurovision Şarkı Yarışması’na katılmadı. Bundan böyle katılmalı mı yoksa katılmamasını yerinde mi buluyorsunuz?

Bu yıl hayatımızdan isteğimizin dışında çıkartılan yok edilen, örselenen o kadar çok şey oldu ki. Eurovision’da bunların içinde bir yalnızca küçük sus işaretidir.

PLAYBACK YAPILAN GÖRSEL ŞOVLARLA SANATI BİRBİRİNDEN AYIRMAK GEREK

Son yıllarda Rihanna, Jennifer Lopez, Enriuqe Iglesias, Jasen Brase, Madonna gibi dünya starları ülkemizde konserler verdi. Takip edebildiniz mi, nasıl buluyorsunuz dünya starlarını?

Playback yapılan görsel şovlarla sanatı birbirinden ayırmak gerek. Onlar eğlencelik.

Sevenlerinize kimsenin bilmediği yeni çok özel sürprizleriniz olacak mı? Konser sayınızı arttırmayı düşünüyor musunuz?

Evet. Büyük orkestra eşliğinde en romantik şarkılarımı seslendireceğim bir konser ve albüm projesini hayata geçirmek için çalışıyorum.

Sizin için en özel şarkınız hangisidir?

Sanat hayatımda milat oluşturan bazı yeni dönemlere geçiş şarkılarım mihenk taşlarıdır. Bunun dışında benim için hepsi aynı değerde.

Müziğe atılacak gençlere neler önerirsiniz?

Herkes kendi sarayının efendisidir. Sarayın taşlarının kristalden mi, kumdan mı olacağına kendi karar verir.

Son olarak sevenlerinize söylemek istedikleriniz varsa, alabiliriz…

Işık ve sevgiyle…

Röportaj: Olcay Ünal SERT , AKŞAM

Editör: TE Bilisim