Merhaba sevgili Magazinsortie okuyucuları… Öncelikle yeniden sizlere yazıyor olmanın benim için büyük bir mutluluk olduğunu belirtmek isterim. Sitemizin yenilenme aşamasında ki bekleyiş dönemi bu sitenin içimde çok önemli bir yer taşıdığını bana bir kez daha gösterdi. Magazinsortie Ailesi’ne ve tüm okuyucularına başarılı bir dönem diliyorum. Tekrar hoş geldiniz.
Son günlerde başımız kar kış ve soğuklarla ciddi anlamda dertte… İçimizi ısıtacak bir gündem maddesi olmayışı da cabası… Bu soğuklarda birkaç gün de olsa sevgililer günü yalanı ısıttı bazı insanları.Her ne kadar piyasaları hareketlendirme adına sinsice hazırlandığını düşünsem de özel günlerin insana hissettirdiği güzellikler bu gerçeği es geçmeme neden olabiliyor.
Geride bıraktığımız sevgililer günü üzerine yazmak içimdeydi. Birkaç gün öncesinde kalmış olsa da ben yazmak ve sizlerle paylaşmak istiyorum.
Siz hiç sevgililer gününü değişik boyutlarıyla düşünmüş müydünüz? Ne gibi mi?Bir babanın,bir annenin,bir kızın,bir erkeğin,bir yaşlının,hatta bir yaşlı kadının,bir fakirin ya da bir zenginin gözünden sevgililer günü…
Sanırım babalar, özellikle kız babaları baya bir telaş içerine girmişlerdir.Kızının sevgilisinin olduğunu bilse bir türlü bilmese bir türlü… Anneler ise hep bilir kızlarının sevgililerini ve babalarıyla kızları arasında darbe emici bir tampon gibi her olayı yumuşatarak arayı sıcak tutmaya çalışırlar.Ama yine de babalar her şeyi bilmese daha iyidir. Anneler bunu bilir. Baba tedirgin ve kızına değil de dışarıya güvenmez bahaneleriyle diken üzerindeyken eşinin sevgililer günü beklentisini dahi unutabilir.O zaman babayı büyük bir handikap bekler. Kızını düşüneyim derken evdeki hanımıyla yeni bir polemiğe girer.
Sevgilisi olan bir erkek apayrı bir telaştadır.Hediye seçme ve alma faslı hem zor hem de streslidir.Özellikle sevgilisinin beklentisini yüksek tutan bir erkek ne de madur bir erkek adayıdır.Kızlar ise her zaman daha rahat olmuşlardır. Çünkü ne olursa olsun sorumluluğu hep erkeğe vermişlerdir. Bir çoğu kendince hediye almasa bile olur belki. Bayan erkeğinden program bekler, hediye bekler ya da sürpriz bir şeyler bekler. Beklediğini ya da bunlara önem verdiğini de hiçbir zaman söylemez. Bayanın verdiği önem bunlar atlanırsa kendini gösterir.
Yaşlı birisinin gözünde ise durum çok farklı olabilir. Bazısı bu günü hayatında hiç kutlamamıştır bile. Bazısı gözünü ilk açtığı kişiyle fikri sorulmadan evlendirilmiştir. Sevgililer günü nedir, nasıl olur, ne yapılır, bir çoğu farkında bile değildir. Ama her şeye rağmen harıl harıl sevgililer günü kutlayan bir çok gençten çok daha güzel ve samimi evlilikleri vardır ya da olmuştur.
Ekonomik durumu iyi ya da kötü olan kişiler için bu gün çok ama çok farklıdır. Durumu kötü olan bir erkek bu günün gelmesini istemez, isteyemez. Etrafında ki reklamlar, ürünler, hediyeler her şey onu ezer, üzerine gelir, daraltır.

Geçtiğimiz sevgililer günü bence ülkemiz şartlarında bir çok insana mutsuzluk getirdi.Türkiye’de sevgililer günü ezik ve sıradan geldi geçti. Bir çok insan bir hediye almak için kendi durumunu zorladı ve bir çoğu ne yaparsa yapsın yine de mutlu edemedi.Dünya ne yaparsa, nasıl kutlarsa kutlasın, burası TÜRKİYE ve ülkemin gerçekleri ne yazık ki her şeyi etkiliyor.
Daha neşeli, daha mutlu ve daha rahat günler ve sevgililer günleri yaşamak dileklerimle…