İkinci evliliğini, Fikret Şeneş ile evli olduğu dönemde tanıştığı Bedii Çapa ile yapan Yazar, bu konuyla ilgili spekülasyonlara şu sözlerle açıklık getirdi: ‘BERABER GEZEMEDİK’ “Bedii Bey ile beni kardeşleri tanıştırdı. Ben 19 yaşındayım, o 50 yaşında. Beraber gezemedik. Bana ‘O evli, 6 aydır mahkemedeler, eşi Fikret Hanım’la boşanamıyorlar’ dediler. Ben tam Amerika’ya gidecekken kar yağdı, uçaklar iptal oldu. Ertesi gün Bedii Bey aradı, Hal hatır sorduktan sonra, ‘Aç mısın?’ diye sordu. Amerika’ya gideceğim diye her şeyi satmışım. ‘Evet açım ama dışarıya çıkamayacağım’ dedim. ‘Sen çıkma, ben sana bir şeyler getireceğim’ dedi. Hayatımda ilk defa bir erkek fileler dolusu elmalar, portakallar, yiyecekler getirdi. İçim sıcacık oldu. Sonrasında beraber olmaya başladık.” ‘BUNU KİM YAPAR?’ Fikret Şeneş’in çok onurlu bir kadın olduğunu söyleyen Yazar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ben yalnızım, daha 20 yaşıma basmamışım. Bedii Bey, Fikret Şeneş’ten ayrılmaya çalışıyor. Ben kendisini tanımıyorum. Mahkeme sürdükçe sürüyor. Fikret Şeneş öyle onurlu bir kadındı ki ona ‘Kocan genç bir kadınla birlikte ve kadın hamile’ diyorlar. Kocasının genç bir kadını hamile bıraktığını duyar duymaz hemen gidip boşanıyor. Helal! Allah rahmet eylesin, nur içinde yatsın. Öyle onurlu bir kadın ki sırf ben genç kızım, ortalıkta ziyan olmayayım, kocası beni alsın diye boşandı. Bunu kim yapar?” Geçtiğimiz günlerde vefat eden söz yazarı Fikret Şeneş’in eski kocası Bedii Çapa’dan boşanmasının nedeni olarak gösterilen Gönül Yazar, “Tanıştığımızda onlar mahkemelikti. Şeneş çok onurlu bir kadın. Hamile olduğumu duyunca hemen boşandı” dedi. Fikret Şeneş ile kendisini Erol Simavi’nin tanıştırdığını belirten Gönül Yazar, “O dönemde ben, onun eski kocasından boşanmıştım. Şeneş bana 25-30 tane şarkı verdi” dedi. 12-13 gün önce konuştuk En son 12-13 gün önce Fikret Şeneş ile konuştuğunu belirten Gönül Yazar, o konuşmayı şöyle özetledi: “Hakan Eren, Fikret Şeneş’i arayıp ‘Sana Gönül’ü veriyorum’ dedi. ‘Fikret Hanım, nasılsınız canım benim?’ dedim fakat kendisi demans hastalığına yakalanmış, sürekli uyuyormuş. ‘Ha ha’ dedi. ‘Ben Gönül’üm’ dedim, ‘Gönül sen misin?’ dedi. ‘Benim Fiko’cum dedim’ sonra yine ‘Ha ha’ dedi, kafa gitti. Fikret Hanım arada bir hatırlıyormuş, kafa arada bir gidiyor ve uyuyormuş.”. OLCAY ÜNAL SERT / HABERTÜRK