Cüneyt Arkın’ın yazdığı ‘Benim Kahramanım Türk Halkıdır’ isimli kitapta yer alan iddiaların odağında olan Orhan Gencebay, Arkın’a sert çıktı. Kitabında, Kemal Sunal’ın sevmediği arabeskçinin Orhan Gencebay olduğunu dile getiren Cüneyt Arkın’a “Söylediği her şey yalan” diyen Gencebay, “Nedir bu zavallılık?” ifadelerini kullandı. ORHAN GENCEBAY "CÜNEYT ARKIN’IN YAZDIĞI HER ŞEY YALAN" Gencabay, kitapta yazılan bu olaylarla ilgili bugün 2. Sayfa programının canlı yayına katıldı. Usta sanatçı, "Cüneyt Arkın'ın yazdığı söylediği her şey yalan, benim Kemal Sunal'la hiçbir problemim yoktu. Çok sevdiğim takdir ettiğim bir oyuncu Kemal Sunal. Cüney Arkın, neden bana iğrenç davranıyor. Benimle neden uğraşıyor. Ben ona hiçbir şey yapmadım. Ben hayatımda kimseyi kırmadım. Emel Sayın, Kemal Sunal ve Cüneyt Arkın eski günlerde görülüyorlar. SEVİM EMRE "AVUKATLARLA KONUŞTUM; CÜNEYT ARKIN'IN KİTAPLARINI TOPLATACAĞIM" Canlı yayında Gencebay'ın elindeki telefonu alan hayat arkadaşı Sevim Emre, "Avukatlarla konuştum Cüneyt Arkın'ın kitaplarını toplatacağım. Kitabının reklamını yalanlarla, iftiralarla, Orhan Gencebay'ı kullanarak yapamaz" diye konuştu. NE OLMUŞTU? Cüneyt Arkın, ‘Benim Kahramanım Türk Halkıdır’ kitabında Kemal Sunal’la beraber bir arabeskçiden hiç hazzetmediğini yazdı. O kişinin Orhan Gencebay olduğu öne sürüldü. Cüneyt Arkın'ın tartışmalara konu olan Kemal Sunal ile olan anısı ise kitapta şöyle yer alıyor: “ARAP’TAN YÜRÜTTÜĞÜ ŞARKILARLA…” * Bir gün Hilton’un lobisinde oturuyoruz. Gözü bir yere takıldı. Baktım, 60 yıllık müzik birikiminin üzerine çökmüş Arap'tan yürüttüğü şarkılarla bir anda meşhur olmuş bir arabeskçi. * Asansöre bindi, yukarı çıktı. Kemal Sunal, ‘Bu herif gibiler ancak asansörle yükselir’ dedi. ‘İsminiz Neydi?’ başlıklı bir başka bölümde yine Kemal Sunal, yine ikisinin de sevmediği arabeskçi var: * Yılmaz Kalkavan’ın yemeğine davetliyiz. Kemal Sunal ve ben iki dirhem bir çekirdek giyinip, davetin yapıldığı otele gittik. Lobi kalabalıktı. Millet asansör bekliyordu, sıraya girdik. O meşhur arabeskçi yine geldi. Yanında televizyoncular, gazeteciler ve dostları vardı. “SİNSİCE SIRITTI” * Bizi görünce sevinir gibi yaptı, sonra sinsice sırıttı. ‘Kemal Bey, sizi görmek ne güzel çok sevindim. Bana resminizi imzalar mısınız?’ Aklınca dalgasını geçiyordu. Kemal hiç duraksamadı, fotoğrafını çıkardı: ‘Hay hay efendim, isminiz neydi?’