<strong><span style="color: rgb(255, 0, 0);"> Göz Estetiği</span></strong><br /> <br /> Gözler kalbin aynasıdır derler. Hüznümüz, öfkemiz,sevincimiz, aşkımızı gözler çok aşikar yansıtır dışarıya. Gözler de en az dilimiz kadar anlatır, konuşur fakat göz dilinde ırk, din, anadil yoktur çünkü evrenseldir. Anlamak için insan olmak yeterlidir. Karşımızdakinin bakışlarından, gözlerinin güzelliğinden etkileniriz ve bakışlarımızla birşeyler anlatırız aslında. Bazen saklayamayacağımız kadar duygularımızı ele verir gözlerimiz, utanır gözlerimizi kaçırırız. Aynı zamanda yaşımızı da ele verir gözler. Herkes için göz güzelliği, genç görünmesi, parıldaması mühimdir. <br /> <br /> Yaşla birlikte göz kenarlarında çizgiler artar, göz altı torbaları oluşmaya başlar ve kırışır. Göz pınarından yanağa inen oluklar oluşmaya başlar. Üst göz kapağı derisinde gevşeme ve sarkmalar meydana gelir. Kaşlar düşer. Kaşlar arasında çizgiler derinleşir. Her yaşın bir güzelliği olsa da, ama erken ama geç yaş arttıkça bu bulgular görülmeye başlar. Bazen de göz bölgesi yüze göre daha erken çöker, yaşlanır. Zamanı durdurmak mümkün değil ama yaşlanma belirtilerini güncel estetik teknikleri ile geriye döndürebilmekteyiz. <br /> <br /> Hastalar artık doktorlarından hemen gençleşip şişmeden, morarmadan, acı çekmeden, hastanede yatmadan sonuç istiyorlar. Bu nedenle estetik teknikler de bu yönde gelişiyor. Göz çevresindeki ya da kaş arası kırışıklıklar 5 dakika bile sürmeyen bir işlemle yok edilebiliyor. Kaş bölgesine yapılan dolgu ve botoks ile kaşlar kaldırılıp üst göz kapağında görülen deri fazlalığı kısmen toparlanabilir. Göz altına uygulanan özel dolgularla kısa süre içerisinde yaşlanmanın belirtileri gizlenebilir. Göz kapağına yapılan dolgu işlemlerinde son derece dikkat ve tecrübe gerektirir. En uygun dolgu çeşidi dikkatlice uygulandığında etkili ve güzel sonuçlar alınabilir. Etkili uygulanan bir kimyasal peeling yöntemi ile göz çevresindeki cilt yapısının yenilenmesini sağlayarak yaşlanmanın etkilerini tersine çevirmek mümkün olabilmektedir. <br /> <br /> Göz altı bölgesi cildin yapısı itibariyle en çabuk yaşlanan yüz bölgesidir. Özellikle göz altı koyulukları en sık karşılaşılan ve en rahatsız edici şikayetlerden bir tanesidir. Çünkü yüze yorgun ve yaşlı bir ifade verir. Bazen 20li yaşlarda bile bu tip yakınmalarla başvuran hastalarımız bulunmaktadır. Bu duruma iyi geldiği iddia edilen kahve telvesinden tutun da buğday yağına, papatya çayı poşetine kadar birçok yöntemin hiçbirisi çözüm sağlamaz. Bu gibi durumlarda peeling ile kombine bu bölgeye mikro yağ enjeksiyonu yapmak çok daha etkili, iyi sonuç veren bir yöntemdir. <br /> <br /> Daha etkili ve uzun süreli sonuç istendiğinde ya da ameliyatsız toparlayamayacağımız kişilerde lokal anestezi altında yapılan müdahalelerle göz torbaları ve halkaları kalıcı olarak, iz bırakmadan yok edilebilir. Kaş düşüklüğü olan, üst göz kapağının çukur gibi göründüğü hastalarda, az miktarda mikro yağ enjeksiyonları bile kaşları kaldırıp göz kapağı ve çevresine daha genç ve taze bir görüntü meydana getirir. Yağ hücresi içerisinde bulunan ve yağ dokusu ile birlikte transfer eldilen kök hücreler sayesinde göz çevresi derisinde cildin yenilenip, cildin parlaklığının artması etkilerini birebir görmekteyiz. Göz şeklinin daha çekik olmasını isteyen ya da aşağı doğru baygın bakış görünümlü göz şekli olan hastalarda ise kantoplasti operasyonları ile göz şekli değiştirilip kişiye daha anlamlı bakışlar kazandırılabilmekte. Bu tür girişimler vücut şekillendirme, meme estetiği ya da yüz germe gibi estetik operasyonlarla eş zamanlı rahatlıkla yapılabilmektedir. <br /> <br /> Plastik ve Estetik Cerrahi Uzmanı<br /> Op. Dr. Berker Büyükgüral<br />