<div style="text-align: left;"><span style="font-family: Arial;"><span style="font-size: 12px;">Dış seslendirmesini Nejat İşler’in yaptığı, 1980’li yılların İzmir’inin Gültepe semtinde yaşayan dört yakın arkadaş; Seyfi, Gülali, Fevzi ve Murat’ın gözünden, Gültepe sokaklarında yaşanan dertler, aşklar, hayal kırıklıkları, ihanetler, saklanan gerçekler ve hayata tutunmanın büyük mücadelesini anlatacak olan, ana kahramanlardan biri de bizzat Gültepe’nin kendisi olan “Benim Adım Gültepe”nin ilk bölümünün konusu şöyle; <br /> </span><em><span style="font-size: 12px;">Seyfi’nin asi tavırları okulda yine başına iş açmıştır. Aslında sorun eğitim değil, babasına, hatta hayata, yaşadığı semte olan öfkesidir. Okul müdürü ile başı derde giren Seyfi’nin imdadına son anda beklenmedik bir isim yetişir. Bu kişi okulun yeni öğretmeni Fuat Bey’dir. Fevzi, Seyfi’nin en yakın arkadaşıdır. Annesini erken yaşta kaybeden Fevzi, abisi Reşat ve babası Sadettin’le yaşamaktadır. Ancak babası Sadettin gizli saklı işler çevirmektedir. Fevzi’nin, babası hakkındaki gerçekleri öğrenmesi artık an melesidir. <br /> Kavga etmeyi bile bilmeyen Gülali’nin ise tek sıkıntısı babası Refik’in hapiste olmasıdır. Trikotaj atölyesinde çalışan annesi Gülümser, eşinin 40 yıl ceza almasıyla yapayalnız kalmıştır. Ancak hayata bağlılığını yitirmeyen genç kadın, mahallenin minibüs şoförü Halil ile yasak aşkın pençesine düşmüştür. Eşini, oğlu ile ziyarete gittiklerinde Gülümser’in soğuk tavırları, Refik’in gözünden kaçmaz. Ve karısını sorgular. Aklında ve kalbinde yasak aşkı olan Gülümser çok zor durumda kalır. Üstelik herkesden gizli yaşadığını sandığı aşkının da bir tanığı vardır artık. Mahallenin ağır abisi Eşref.</span></em></span></div>