Vatan'dan Türkan Hiçyılmaz'ın röportajı:

Son dönemin fenomen dizisi Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz’a bu sezon katılan İrem Sultan Cengiz, performansıyla herkesi büyüledi. Ekranla ilk kez Koralar Çarpışıyor ile tanışan Cengiz, bir müzikalde başrol oynamak istediğini söylüyor.

Tv ekranıyla tanışmanız Korolar Çarpışıyor yarışmasıyla olmuş. Oyuncu olmaya nasıl karar verdiniz?

Küçük yaşlardan beri şarkı söylemeyi çok seviyordum ve şan bölümüne gitmek istiyordum. Sağolsun Babam bana destek çıktı, bağlama ve gitar dersleri almaya başladım. Konservatuvara girmem konusunda beni çok yüreklendirdi. Sağ olsun her zaman arkamda durdu. Ve sonrasında konservatuvar sınavlarına girerek, İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Tiyatro Bölümü’nü bitirdim. Oyunculuğa uzaktan baktığım yıllarda hem ‘Korolar Çarpışıyor’ da ve ‘Aşk bir hayal’ dizisiyle ekranlarla buluşmuştum. Bunun haricinde Erkan Kolçak Köstendil’in yönettiği kısa bir filmde başrol oynadım ve bu oyunculuğumla da ödül kazandım. Oyunculukta ve müzikte tiyatro deneyiminin önemli olduğuna inanıyorum.

Dizi ile yollarınız nasıl kesişti?

Bu meslekte iyi bir menajerle çalışmak şans oluyor. Menajerlerim Yaprak Atış ve Neslihan Uzer beni bu ekiple bir araya getirdi. Seçmelere girdim heyecanla beklediğim bir süreçti. Ve olumlu haber geldi. Yapımcımız Raci Şaşmaz başta olmak üzere herkes bana inandı ve diziye dahil oldum.

Fenomen bir dizide başarılı oyuncularla birliktesiniz, bu durum sizi korkuttu mu?

Korkutmadı ama heyecanlandırdı. Çok gurur duyacağım bir kadroyla birlikteyim. Genç bir oyuncu olarak hem uzun süre devam eden bir dizide hepsi tiyatrocu deneyimli oyuncularla çalışmanın beni zengileştireceğini bana katkısı olacağını biliyordum. Ayrıca çok şey öğrendiğim değerli yönetmenim Onur Tan ve işini en güzel şekilde yapan bir ekiple çalışıyorum.

Güzelliğiniz çok övülüyor, bu durum mesleğiniz için nasıl bir avantaj sağlıyor?

Oyunculuk mesleğinde fiziğin bir avantaj sağladığını biliyoruz. Ama bu avantaja iyi oyuncu olarak katkı yapmak gerektiğini de biliyoruz. Beğenildiğimi duymak tabii ki beni mutlu ediyor. Mesleğim gelişim ve üretim isteyen bir meslek, güzellik tabii ki avantaj ama sırf güzellikle de bir şey olmaz, her gün yeni şeyler öğrenmeye açık olmak, vizyonunu genişletmek güzellikle bütünleşince işte o zaman avantajı işe yarıyor.


Aşk insana doğruyu yanlışı öğretiyor!

Sizi sinema filminde de görecek miyiz?

Elbette sinema yapmak istiyorum. Ve beni zorlayacak farklı karakterlerde oynamak istiyorum.

Şu aralar müzikle ilgileniyor musunuz?

Müzik hayatımda hep var ve bundan sonra da var olacak. Tiyatroda yer almak istiyordum oldu, ekranda dizi projesinde varım, sinemada da olmayı çok isterim. Güzel büyük bir müzikalde başrol oynamak en büyük hayalim. Şarkı söylemek beni çok mutlu ediyor, terapi gibi, ruhumu dinlendiriyor.

Aşk hayatınızın neredesinde duruyor?

Aşk hayatımın tam ortasında... Özel hayatımda çok değer verdiğim, aşık olduğum, bana her konuda desteğini esirgemeyen sevgisine inandığım biri var. Aşk’ın bir tek tarifi yok bana göre.. Bildiğim tek doğru aşk, yanlışı doğruyu öğretir insana! Aşk sevdirir ve güçlü kılar insanı ve yaşamın her alanında güzel bir kılavuz olarak benimle yürür.

Sektöre her gün yeni bir oyuncu katılıyor. Dizi sektöründe ön plana çıkmak için neler gerekiyor?

Şans, doğru rolle buluşmak, doğru yönetmenle ve ekiple buluşmak elbette iyi oynamak ve işin getirdiği disiplinin içerisinde kalmak.

Tiyatro sahnesi ile mesafeniz nasıl?

Tiyatroyla aramda bir mesafe yok tiyatroyla kendimi can cana hissediyorum. Ses getireceğini düşündüğüm güzel bir oyunun içerisinde olduğumu belirtmek isterim. Bakırköy Belediye Tiyatrosu’nun “Seni Seviyorum Türkiye” adlı oyunumuza herkesi beklerim.



Tiyatro ile dizi setinin temposunu ve verdiği keyfi kıyaslayabilir misiniz?

Tiyatro ve dizi seti ayrı disiplinler her ikisinin de çerçevesi çalışma biçimi süresi farklılıklar taşıyor. Tiyatro iki saatlik bir performans dizi çok uzun soluklu bir performans ikisi için de elbette sonsuz bir emek gerekiyor. Ve ikisinin de keyfine doyum olmuyor.

Editör: TE Bilisim